Hoşgörü, barış, kardeşlik ve dayanışma günleri olan Ramazan Bayramı yaklaşırken, dünyada ve özellikle Ortadoğu’da sivil insanlar, masum çocuklar ve işçiler; tarafı olmadıkları savaşların bedelini canlarıyla ödemektedirler.

Filistin Halkı; yarım yüzyılı aşkın süredir devam eden sistematik Siyonist saldırılara karşı özellikle Gazze’de yüzlerce şehit verme pahasına direnmektedir.

Filistin Halkının zulme karşı onurlu direnişini selamlıyoruz!

2001 yılında İkiz Kuleler saldırısını gerekçe göstererek Afganistan, Irak, Mısır ve Libya’ya “demokrasi ve özgürlük getirme iddiası ile” işgal eden ABD’nin ektiği etnik ve dinsel çatışma tohumları bu ülkeleri kan gölüne çevirmiştir.

Emperyalizm; hedeflerine ulaşmak için etnik ve dinsel bölücülük yapmaktadır.

Emperyalizmin, 11 Eylül benzeri saldırılara hedef olmamak için işgal ettiği ülkelerden çekilirken etnik veya dinsel iç çatışmalar yaratmayı bir politika haline getirmiş olduğunu; Afganistan, Irak, Mısır ve Libya’da görmek mümkündür.

Yugoslavya’yı 7’ye bölen emperyalizm; şimdi Irak ve Ukrayna’yı en az 3’er parçaya bölmek üzere harekete geçmiştir.

Emperyalist saldırganlık ve şiddet karşısında küresel barış ve güvenlik örgütleri çaresizlik içindedirler. Bu kurumların, binlerce masum insanı katleden İsrail’i değil; Filistin’i suçlayan açıklamalar yapmaları ise, düşündürücüdür.

Ortadoğu’daki İslam ülkelerinde kardeş kanı durmuyor. Müslümanların bütünleşmek yerine parçalanması; Siyonistlerin azgınca saldırmalarına cesaret veriyor.

T. Yol-İş Sendikası olarak; Filistin Halkının acısını kalbimizde hissederken, Irak’ta kaçırılmış olan Musul Başkonsolosumuz ve 49 yurttaşımız ile 3 milyon Türkmen’in soykırımı tehditi altında olmaları kaygılarımızı arttırmaktadır.

877 km. sınırımızın bulunduğu Suriye’de yaşanan çatışmaların önemli bir bölümü Türkiye Sınırlarında cereyan etmekte olması, yaşananların ulusal güvenlik sorunumuz haline geleceğini göstermektedir.

Dünyada ve özellikle bölgemizde yaşananlar; “yurtta barış-dünyada barış” ilkesinin haklılığını bir kez daha göstermiştir.

Yaşananlar; bütün ülkelerde ve tüm toplumlarda sevgi, barış, kardeşlik ve toplumsal dayanışma gibi değerlere olan ihtiyaç ve özlemin arttığını göstermektedir. Ramazan Bayramı; bu duyguların hissedilmesi, hayata geçirilmesi ve barış için bir fırsat ve eşsiz bir olanaktır. Bu kapsamda; Filistin Halkına insani yardımların ulaştırılması için sınır kapılarının açılması, barışa giden yolların da açılması anlamını taşıyacaktır.

Ortadoğu’da ve tüm dünyada savaşların, işgallerin ve ölümlerin son bulması herkesin, hepimizin ortak dileği, duasıdır…

Bu duygu ve ümitle; İnsanlığın, İslam Aleminin, Ulusumuzun ve Teşkilatımızın Ramazan Bayramını kutlar; barış, kardeşlik ve esenlikler dileriz.

Türkiye YOL-İŞ Sendikası
Yönetim Kurulu